Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sportmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sporcu
- Konuşmama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükût
- Yazılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydolmak, Geçmek, Girmek, Sevmek
- Niyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvarma, Dilek, Yakarma
- Yatkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatık, Çürük, Yetenekli, Becerikli, Benimsemiş, Alışmış, Eğilimli
- Katlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmer, Yufka
- Bırakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütareke Yapmak
- Taba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tütünrengi
- Denizçakısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
- İratçıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülpesent
- Buçuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarım
- Döşemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Kuran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelam-ı Kadim, Mushaf
- Sıfıra İnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak
- Deprem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı
- Tutacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Tutaç, Tutak
- Çatal Ağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delta
- Pistole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç
- İs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurum, Sürme
- Gezim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Yolculuk, Seyahat
- Elim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Muta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veri
- Pekin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice Bilinen, Muhakkak
- Zerzevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güveri, Sebze, Yeşillik
- İnandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkna
- Pişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girgin, Olgun, Sırtık, Utanmaz, Vurdumduymaz, Aldırmaz, Yüzsüz, Alışmış
- Bayağılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adileşmek, Kötüleşmek, İnmek, Düşmek
- Kanaatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Arlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak, Utanç Duymak, Mahcup olmak
- Eğitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye Vermek, Yetiştirmek, Terbiye Etmek
- Konuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konum
- Dahletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Akşam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gece
- Tebarüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Atışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa, Tartışma, Kavga
- Ruhsatname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruhsat
- Yanında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Kocaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Hantal, İri, Koca
- Kıygınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Ahiret Yolculuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
- Umutsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümitsizlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü