Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sultan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Padişah
- Tacir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı, Tüccar, Tecimen
- İmarsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındırsız
- Konvoy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Bölük, Katar
- Boşboğazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yave, Zırva
- Yahut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ya da, Veya, Veyahut
- Viyadük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşıt, Kuru Köprü
- Testere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıçkı
- Yükseköğretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ali Tahsil
- İnhiraf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sapmak
- Katre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damla
- Çevrimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli
- Örümce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek
- Sentaks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözdizimi
- Sendikacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç
- Bomboş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamtakır
- Başına Buyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Özgür
- Alakalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek
- Tamim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Sirküler; Genelleştirme, Genelleme
- Fakülte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medrese
- İlah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı, Kuday
- Günortada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğleyin
- İdaresiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutumsuz, Yönetimsiz
- Amatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, Meraklı, Özengen, Acemi, Beceriksiz
- Marjinal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uç, Son Birim, Aykırı
- Lösemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kan Kanseri
- Salkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serin
- Övünme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurur, İftihar, Kıvanç, Övünç
- Acı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Izdırap, Istırap, Keder, Ağır, Ağrı, Ateş, Azar, Çığlık, Dağ, Dokunaklı, Elem, Eziyetli, Felaketli, Göbüt, Kaba, Keskin, Kırıcı, Kötü, Kubat, Meşakkatli, Yara, Zehir, Zehirli
- Borcu Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkmale Kalmak
- Taslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçinmek, Satmak
- Tutarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara
- Karmaşıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompleks
- Sual Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sormak
- Muavenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Şanjan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanardöner
- Kırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katliam
- İl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El, Ülke, Vilayet, Yurt, Şehir, Valilik
- Mübadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Değişim, Değiş Tokuş
- Kefaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyet
- İstek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Dilek, Emir, Gönül, Heves, İrade, Kasıt, Keyif, Meram, Murat, Rağbet, Rıza, Sevda, Şevk, Talep, Eğilim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü