Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tabip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor, Sağaltman, Sagan
- Şekerleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürgüleme, Uyuklama
- Heveskâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amatör, Hevesli
- Özdekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci
- Pile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım
- Geri Kalmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri
- Hapsetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Engellemek, Kapamak, Sınırlamak, Tutuklamak
- Karakol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Devriye
- Oğul Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melisa, Kovan Otu
- Hapşırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksırık
- Fondöten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
- Kont kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi
- Canhıraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Üzücü, Yürek Paralayan, İç Acıtan, Kulak Tırmalayan, Tüyler Ürpertici
- Eşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
- Ekran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüntülük
- Jeotermik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl
- Şaplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat
- Veyahut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veya, Yahut
- Yerküre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryuvar, Dünya
- Çerçeve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz, Kenarlık
- Kalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Kalmış, Noksan
- Şahika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doruk, Zirve
- Beslek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hizmetçi
- Kumbara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle
- Bilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrfan, Vukuf
- Basak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merdiven
- Fişlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mimlemek
- Özlenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasret, Özlem
- Cerh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaralamak
- Belirtke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amblem, Gösterge
- Boysuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bodur, Bacaksız, Bastıbacak
- Zammetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmak
- Ulusçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
- Makaslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
- Hazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
- Tırsmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Korkmak, Ürkmek
- İşveli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişi
- Klâs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınıf; Üstün Nitelikli, Üstün Yetenekli
- Öldürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıcı
- Alım Satım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
- Profesyonel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, Meraklı, Usta, Ehli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü