Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tadilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişiklik, Bakım, Tadil
- Vekillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Bakanlık, Vekâlet
- Öygen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akciğer
- İstihlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketim
- Ahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant, Antlaşma, Yemin, Devir, Zaman, Söz Verme
- Göğüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağır, Döş, Meme, Sadır, Sine
- Aşiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Mesken
- Vasıtacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delalet
- Pekitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekit Etmek, Tevkif Etmek
- Tapa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç, Tıpa
- Tahlil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözümleme
- Sağlanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelmek
- Göt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dip, Kıç
- Tevcih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
- Hulliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takı
- İstinat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
- Yüreksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretsiz, Korkak, Ödlek
- Şahsen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kendi, Bizzat
- Kürdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diş Çöpü
- Muziplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takılganlık
- Aya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avuç, Taban
- Şirret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Geçimsiz, Huysuz, Yaygaracı, Kavgacı
- Peyke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedir, Kerevet
- Yatak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşek, Denk, Mecra, Şilte
- Baki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümsüz, Kalıcı, Kalımlı, Kalan, Sürekli, Daimi, Öteki
- Dipfriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derin Dondurucu, Donduraç, Buzdolabı, Dondurucu
- Şırlağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıntı
- Ulusalcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
- Arazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Saha, Yer, Yeryüzü Parçası, Yerey, Toprak
- Zar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cidar, Çeper, Perde
- Aşikâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Sarih, Açık, Belli, Meydanda, Besbelli Olan, Ortada Olan, Gizli Olmayan, Mahsus
- Çalgı Orağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan
- Düdük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaval
- Bağnaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yobaz, Fanatik, Dar Kafalı, Mutaassıp
- Uymayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
- Gidiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Ezgi, Hal Hareket, Seyir, Tempo, Tutum
- Deruhte Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenmek, Üzerine Almak
- Emisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürüm
- Yarayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarar
- Şembe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cumartesi
- Pinek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tünek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü