Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Teali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselme, Yücelme
- Kıraat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuma
- Kocaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Hantal, İri, Koca
- Tevazukâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü
- Valiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Camedan
- Hükümranlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet
- Açılış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küşat
- Eşekçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Derakap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Gayz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Öfke
- Abanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenmek, Çullanmak, Yaslanmak, Bastırmak, Dayanmak
- Katlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Tahammül
- Gönüllü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Fahri, Arzulu
- Bitirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlandırmak, Tamamlamak, Tüketmek, Bağlamak, Devretmek, Kotarmak, Mahvetmek, Süpürmek, Temizlemek, Yemek, Yormak
- Anne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aba, Ana, Kocakarı, Nene, Valide
- Dayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Cesur, Havadar, Kabadayı, Yiğit
- Tahriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurcalamak, Tırmalamak, Yakmak
- Gölek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölcük
- Uslu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, Edepli, İtaatli, Paşa, Söze Bakan, Tek, Yüzüyola, Zeki
- İsyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kozgalan, Baş Kaldırma, Ayaklanma; Boyun Eğmeme, Uymama, İtaat Etmeme
- Buyuru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Emir
- Yaşarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nemlenmek, Islanmak
- Tatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Leziz, Şirin, Şirniyat, Yumuşak
- Sakametli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kötü
- Kermen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hisar, Kale
- Militarist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süerselci
- Soru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sual
- İstikrah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenmek, Tiksinmek
- Sıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titreme, Malarya
- Prim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükâfat, Kesenek, Ödül
- Efelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Labada
- Ceset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü, Meyit, Naaş
- İstemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Dilemek, Arzulamak
- Beniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Yüz Rengi, Bet
- Çehre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Sima, Görünüş, Kimlik, Suret, Somurtkanlık
- Memorandum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Andıç
- Rasyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oran
- Tahliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltma, Salıverme, Serbest Bırakma
- Aydınlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şıkırdamak
- Tarumar Olma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hezimet
- Siftinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Zaman Geçirmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü