Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Teklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekelemek
- Sağlıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarım
- Uygulanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
- Gönülsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteksiz, Kerhen
- Tansık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mucize, Şaşırtıcı, Doğaüstü Olgu
- Hemcinslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türdeşlik
- Tabakalaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmanlaşmak
- Sanatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artist, Sanatkâr, Usta
- Boğunuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donuk, Kapalı
- Sıkılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hicap
- Mahsusi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münhasır
- Deneysel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübi
- Işın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şua
- İfşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yayma, Ortaya Dökme, Dile Verme
- Bili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi
- Canciğer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Çok Yakın, Sıkı Fıkı, Pek İçten
- Misil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Defa, Eş, Kat, Kez, Miktar, Örnek, Benzeş
- Yüzünden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedeniyle
- Kronometre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreölçer
- Feshetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtmak, Kapatmak, Kaldırmak, Bozmak, Lağvetmek
- Eklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlave Etmek, Tamamlamak, Çoğaltmak, Artırmak, Beslemek, Koşmak, Koymak, Ulamak
- Bezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
- Çileli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntılı
- Numune kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
- Sırnaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek, Kır Sakız Olmak
- Anlaşılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak
- İcat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Bulma, Bulgu
- Berbat Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kirlenmek
- Mayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvı
- Dilbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Şuh
- Temenni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dileme, Dilek
- Saylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Önem Vermek, Saymak, İtibar Etmek
- Havuç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Yerkökü
- Koşul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şart
- Midi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orta
- Başı Dumanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Kabala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toptan
- Nema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüme, Gelişme, Çoğalma, Faiz, Ürem
- Somurtkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abus, Karakabak, Suratsız, Asık Yüzlü
- Bulaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvamak
- Jilet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülgüç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü