Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tutuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Durgun, Kapalı, Kesik, Sıkılgan, Tutuklu, Utangaç
- Art kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Geri, Öbür Yan, Ense, Peş
- Refetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yukarı Kaldırmak, Ortadan Kaldırmak, Gidermek
- Eğitimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
- Resmiyetçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
- Olabildiğince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça
- Nesebî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysal
- Ezel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncesizlik, Başlangıcı Olmayan
- Müessis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu
- Kışkırtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahrik
- Kımıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek, Deprenmek, Kımıldanmak, Kıpırdamak, Oynamak, Sallanmak
- Kimisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazısı, Kimi
- Mütevazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü, Kurumsuz; Gösterişsiz
- Yükselme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terakki, Terfi
- Safiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saflık
- İbrişim Kurdu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İpek Böceği
- İzin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Mezuniyet, Müsaade, Onay, Ruhsat
- Ezelî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Öncesiz
- Peyrev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzinden Giden, İzleyen, İzleyici
- Nahiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Bucak, Kamun
- İndividüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bireysel
- Yaltak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Şakşakçı, Yağcı
- Yalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Derece, Mertebe, Vakar, Güvenilirlik, İtibar, Şule
- Çocukbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pedagoji
- Bitkinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cansızlık, Yorgunluk
- Edibane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazik
- Mütehevvir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın
- Engelleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgal
- İlkelce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
- Grafolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıbilimci
- Verme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevdi
- Sezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak
- Ahvaliruhiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haletiruhiye
- Çiftteker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
- Meşale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşal
- Murat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Dilek, Erek, Gaye, İstek
- Etraflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Ayrıntılı
- Ayar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dakiklik, Değer, Derece, Köklenme
- Tezvir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dedikodu
- Kanaatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Bes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ya, Yeter
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü