Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Dinlemek, Gelmek, Yaraşmak, Tabi Olmak, Tebaiyet Etmek, Denk Gelmek
- Parmaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek
- Azgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azmış, Azılı, Coşmuş, Taşmış, Ele Avuca Sığmaz, Haşarı
- Porte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Önem
- Vukuat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olaylar, Ahvalat, Hadise, Olanlar, Olgular
- Dayalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmış Olan; İlgili, Dair, Müstenit, Mebni
- Üremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Türemek, Yetişmek
- Bütünlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Sıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Dizi, Düzen, Gün, Hiza, Nöbet, Rabıta, Saf, Silsile
- Mahsuben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesabına
- Tanıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanıştırmak
- Pak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Veli, Parlak
- Sıhhi Tesisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Döşemi
- Önder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başçı, İmam, Lider, Öncü, Rehber, Şef, Yolbaşçı
- Koyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vadi, Derey
- Simgeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsil
- Sındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmak, Parçalamak
- Ezkaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla, Kazara, Kazayla, Rastgele
- Yıpranmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Külüstür
- Frikik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest Vuruş
- Tahrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtma, Kımıldatma, Hareket Ettirme, İşletme
- Bodur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bacaksız, Bastıbacak, Bücür, Alçakboylu, Cırttan, Kısaboy
- Keskin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Kırıcı, Kuvvetli, Sert, Zampara
- Kasılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş
- Nosyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavram
- Geçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasından Çıkmak, Akmak, Etkilemek, Tesir Etmek, Atlamak, Aşmak, Bırakmak, Bitmek, Buyurmak, Girmek, Gitmek, Harcamak, İşlemek, Kalmak, Kapmak, Olmak, Oturmak, Sirayet Etmek, Sönmek, Tükenmek, Vazgeçmek, Yaşamak, Yermek, Yürümek
- Adaletten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adil
- Rahimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Merhametsiz
- Hemşehrilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memleketlilik, İldeşlik, Bölgedeş
- Tek Yazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Monografi
- Süzmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taramak
- Bakınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Ödün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taviz, Ödünleme, İvaz, Tavizat
- Yavrulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğurmak
- Aşkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçkin, Üstün, Çok, Fazla
- Tanrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Hak, İlah, Yaradan
- Leken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğel
- Geçinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Maişet
- Çoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Beslemek
- Adilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık
- Çizgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel Tahtası
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü