Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uyrukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
- Bilfarz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutalım Ki, Sayalım Ki, Söz Gelişi
- Nükleer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekirdeksel
- Mevcut Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak
- Hakaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılama, Taşlama, Onur Kırma
- Örgensel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzvi
- Keskinleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilemek
- Kırağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jale
- Detant kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşama, Gerginlik Azalması
- Irgalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallamak, Sarsmak; İlgilendirmek
- Bayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Hatun, Kadın, Karı
- Sarmaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılmak, Kucaklaşmak
- Alaçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çardak
- Güncellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktüalite, Aktüellik
- Falan Festekiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
- Yelsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayatlamak
- Sevimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Babacan, Can, Maskara, Munis, Şad, Şirin, Yavuklu, Sempatik
- Dâhiliyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç sayrılıkları Uzmanı, İçselci
- Diyabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeker Hastalığı
- Gözü Aç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü
- Tuf Tuf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuhalamak
- Yamuk Yumuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamru Yumru
- Viraj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeç, Büklüm, Dönme
- Dayanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Direniş, İstinat, Metanet, Mukavemet
- Kerata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boynuzlu; Çekecek
- Mukavves kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Salâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzelme, İyileşme, İyilik
- Yurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatan, Memleket, Diyar, Dar, El, Emlak, İl, Konut, Mekân
- Lahana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelem
- İnikâs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı
- Korumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
- Ihlamur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cöke
- Ziya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Aydınlık, Nur
- Boşaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Tahliye Etmek, Dökmek, Aktarmak, Açmak, Çıkarmak, Kotarmak, Kusmak
- Otomatizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdevim
- Yığılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Kümelenmek, Toplanmak, Yıkılmak
- Sıkı Fıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklifsiz
- Değnekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahya
- Akü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akümülatör, Akımtoplar
- Tutaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takışmak
- Fason kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü