Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vatvat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarasa
- Sıkılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalmak, Utanmak
- Ferdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahsi, Özel, Bireysel, Kişisel, Tek Başına, Tekçe
- Tekel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnhisar, Müstemleke, Monopol
- Lüle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım, Namlu
- Ekspansiyonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı
- Tarafsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansız
- Dedektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafiye, Gizli Polis
- Medya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medya'nın eş anlamı yoktur, sözlük anlamı: İletişim ortamı, iletişim araçları, kitle iletişim araçlarının tümü.
- Baysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat, Duru, Asude
- Aşındırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemirmek, Yemek
- Payizde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzün
- Kanış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanaat, Kanı
- Yan Yana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Paye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Rütbe, Orun
- Vatvat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarasa
- Yoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlenmemiş, Dejenere, Kaba, Bayağı, Adi, Bozulmuş, Kısır, Yabanıl
- Terkidünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münzevi
- Âlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Cihan, Evren, Eğlence, Acun, Herkes, El Gün, Başkaları, Eller, Yabancılar, Çevre, Hava, Ortam
- Dışderi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ektoderm
- Destar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Sarık
- Küçük Dil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilcek
- Varış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış, Seziş, İrfan; Finiş
- Mafevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Yukarı
- Hayat Tarzı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşantı
- Mühürsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgasız
- İstiklal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsızlık
- Düzeltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Toplamak, Yapmak
- İçi Geniş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Paslı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Fetiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Put
- Gelenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anane, Adet, Töre
- Sebep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe
- Mülahaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrdeleme, Görüş, Düşünce
- Giderilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak
- Hastalıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
- Basiret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öngörü, Sezi
- Karşılık Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Karşılamak
- Yenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galibiyet
- İştahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
- Pürüzlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü