Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vazifesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
- Üğrüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasyon
- Debdebeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli
- Uğraşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Didişmek, Savaşmak
- Demir Kapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıknatıs
- Oluşturulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekillendirilmek
- Mirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- Yandaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar
- Şualamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işınlamak
- Kadeh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cam
- Ismarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sipariş Etmek
- Yakınsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütekarip
- Ülgüç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jilet
- Carlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haykırmak
- Dide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Kaynakça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Kitabiyat, Bibliyografya, Bibliyografi
- Mağrur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övünçlü, Gururlu, Kurumlu, Konur, Burnu Büyük
- Beli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efendim, Evet
- Anekdot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öykücük, Kısa Anlatı, Güldürücü Öykücük
- Mukarenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Ensiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar
- Flash Back kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geriye Dönüş
- Nevale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık
- Geride Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Hububat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahıl
- İnce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Kibar, Nazik, Edepli, Narin, Nüktedan, Yufka, Zarif, Zayıf
- İş Bıraktırımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokavt
- Nispet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, Oran, Bağıntı, İlinti, İnat Olarak
- Cerge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiza
- Sarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pansuman
- Sınırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Hapsetmek, Kısıtlamak, Mahdutlaştırmak
- Cerrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Dilenci
- Murakabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetleme, Denet, Nezaret, Teftiş
- Servis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hizmet
- Morarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğermek
- Balçık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çamur, Kil
- Perçem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâkül, Yele, Saç Tutamı
- Rikkatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Kibar, Nazik
- Yorgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk
- Bakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
- İstisnasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü