Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Odunsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İri, Kaba
- Münzevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terkidünya
- Yakışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk, Yaraşma
- Pus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buğu, Sis, Ağartı
- Tayyarecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmanlık
- Mahalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Yerel, Lokal, Yerli
- Kalamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sazlık
- Betimleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasvir
- Gardiyanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolculuk
- Laf Anlamaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Delirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Deli Olmak, Kulumak
- Tepik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekme
- Hatırlamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Unutmak
- Aktris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncu
- Gaf Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pot Kırmak
- Mahpus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hapsedilmiş, Tutuklu, Hapis, Hapishane
- Lira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teklik
- İhtiras kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutku, Arzu
- İhbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme, Duyurma, Haber Verme, Habercilik, Bildirim, Ele Verme
- Dümbek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dümbelek
- Yansıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İletmek
- Tedirgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzursuz, Bezmiş, Narahat, Rahatsız, Erinçsiz
- Höyük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurgan, Tepe
- Gözenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere, Mesame, Ajur
- Hal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pazaryeri
- Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak
- Ölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Vefat
- Öğle Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle, Zeval Vakti, Öğleyin, Öğlende, Gün Ortası, Nısfınnehar, Günorta Çağı
- Larp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Sarsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enayi
- Lisans Belgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diploma, Şahadetname
- Doyurucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kandırıcı, İnandırıcı, Tatminkâr
- Saye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gölge, Yardım
- Neşretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçmak, Yayımlamak
- Tuğla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerpiç
- Eklenmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek, İlişik
- Soydaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemcins
- Etajer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece
- Cebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Zor, Baskı, Zorlama, Zorlayış; Matematik, Denklem Bilimi
- Rükû kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öne Doğru Eğilme, Namazda Elleri Dize Dayayıp Eğilme
- Mutluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devlet, Saadet, Sevinç, Ongunluk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü