Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Yarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Dilmek
- Kaydiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabıka
- Antropoit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsansı
- Evrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül, İnkılap
- Sehpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
- Kurtulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşanmak, Geçiştirmek, Halas Olmak, Kaymak, Kopmak
- Kendir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenevir
- Faydalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararlı, Hayır
- Cevelan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşma, Dolanma, Gezinme, Gezinti
- Nosyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavram
- Kifayet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elvermek, Yetmek
- Utangaçlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahcubiyet
- Sinagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havra
- Malûl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sökel, Engelli, Sakat, Şikest
- Papaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peder
- Sağlık Muayenesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayene
- Maltalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu
- Galiba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal Ki, Olabilir Ki, Görünüşe Göre, Anlaşılan, Kuvvetle Sanılır Ki
- Konik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrimsel
- Aslansütü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Vazolunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konulmak
- Ortakça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşa
- Takipçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemci
- Sabotaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baltalama
- Körfez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyort
- Organizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenleme, Kuruluş, Kurum, Teşkilat, Örgüt
- Dolaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Devretmek, Dolanmak, Gezinmek, Gezmek
- Berber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perukar, Tellak
- Ateist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrısız, Tanrıtanımaz
- Halk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, El, Kamu, Folk
- Sırf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalnız, Salt, Tamamıyla, Büsbütün, Ancak, Baştan Aşağıya Kadar
- Kayaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaya
- İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Emmek, Kullanmak
- İtham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlama, Suçlu Görme
- Ukubet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceza
- Rağmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmayarak, Karşın, Mukabil
- Aktarma Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak
- Yeter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Yetişir, Yeterli, Bes
- Meşguliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraş
- Boğuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Vurgunculuk, İntikar, Solunum Zorluğu
- Tansık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mucize, Şaşırtıcı, Doğaüstü Olgu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü