Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zevk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğeni, Haz, Eğlence, Keyif, Lezzet, Sefa, Tabiat, Tat, Tadım, Eğlenme
- Agresif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırçın, Taşkın, Saldırgan
- İcra Vekili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan
- Kırmızılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak
- Ezcümle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısaca, Başlıca, Belli Başlı Olarak, Esas Olarak; Örnek Olarak
- Hata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Galat, Günah, Kusur, Suç, Yanılgı, Yanlış, Yanlışlık, Zühul, Ağdık, Yanılma
- Yayma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşir, Teşmil, Tevzi
- Cünun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
- Dağ Bayır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır
- Yılankavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolambaçlı
- İdarei Maslahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluruna Bağlama
- Tayfa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Hizip, Oymak, Uşak, Yardakçı, Koşuntu, Maiyet
- Ağdalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık
- Meşk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz
- İrkinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Tiksinti
- Kompresör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
- Kudret Hamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıca
- Muntazır Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Gözlemek
- Acmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıkmak
- Tamah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlülük, Hırs, Doyumsuzluk
- Miat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süre
- Döl Eşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Son
- Bezzaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezci, Manifaturacı
- Şakkadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Yamuk Yumuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamru Yumru
- Sop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Klan, Soy
- Mademki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Madem
- Daltaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık, Serseri, Yalınayak
- Uysal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimli, Yumuşak Başlı, İtaatli, Munis, Söze Bakan, Yumuşak, Yüzüyola
- Domuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hınzır
- Depar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış
- Kör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Görme Engelli, Kötü
- Yontucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heykeltıraş
- Prömiyer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açılış, İlk Gösteri, İlk Sunum
- İfşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açığa Vurmak, Açıklamak, Dökmek
- Pinhan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklı
- Munis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli, Uygun, Uysal, Alışılan, Cana Yakın, Adamcıl
- Yeşermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
- Katil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme; Cani; Öldürücü, Ölüme Neden Olan
- Tevziat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
- Aygıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Araç, Alet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü