Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
amur ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Öndün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans
- Envanter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döküm, Demirbaş
- Kolektivist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşacı
- Mümkün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Muhtemel, Olabilir, Olası, Olanaklı
- Züğürt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Kembağal, Hasta, Pulsuz, Yoksul
- Ekometri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankıölçüm
- Başlayıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müptedi
- Tarhana Çorbası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarhana
- Mülahham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişman
- Kolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manşet; Polis Veya Jandarma, Zabıta
- Tarafgir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlı
- Atalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik, İşsizlik, İşsiz Kalma, Gevşeklik, Uyuşukluk, Süredurum, İşlemezlik, Dinginlik, Durağanlık, Hareketsizlik
- Teferruat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Detay
- Etlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semirmek, Şişmanlamak
- Terkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadak
- Muin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Ufuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Görüş, İhata, Gözerimi, Çevren
- Raportör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirgeci
- Kalıtsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genetik, İrsi
- Öldürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katil
- Zırhsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savutsuz, Korunaksız
- İade Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak
- Yoğunlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
- Gerekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lazım, Lüzumlu, Vacip, Zaruri
- Arkalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Arkasına Almak, Yüklenmek, Müzaheret etmek
- Soğum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanıklık, Kanaatkarlık
- Savuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek, Geçiştirmek, Savmak, Atlatmak
- Kabartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Baş Göz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirmek, Birleştirmek
- Klon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kopya
- Elmacık Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Sümüğü
- Adamcıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokulgan, Evcil, Ehli, Munis
- Vasıtalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık
- Şiir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Deyiş, Manzume, Nazım
- Yetersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar, Yoksul
- Yamuk Yumuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamru Yumru
- Rezerv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, İhtiyat, Yedek, Saklanmış, Biriktirilmiş, Henüz İşletilmemiş
- Steretching kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Germe
- Heccav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergici
- Slayt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü