Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kabare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyhane
- Medyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borçlu
- Âlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, Fevkalâde, Pek İyi, Güzel
- Metapsişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinötesi
- Yeşermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
- Kâhin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medyum, Bilici
- Eğleç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fren
- Mektep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okul
- Parametre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişken
- Patlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek
- Façalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
- İkaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
- Sıkıntılar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessürat
- Diyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grev, Perhiz, Rejim
- Bir Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Eskiden, Vaktiyle
- Tez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Çabuk, Süratli, Yarım Yamalak
- Sövüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfür
- Öğütlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat Etmek
- Hafifsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsememek, Küçümsemek, Mühimsememek, Yeğnisemek
- Ağızotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yem
- Cafcaflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Şatafatlı, Karışık, Tehlikeli
- Örf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Anane, Gelenek, Adet
- Karayandık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devedikeni
- Cezaevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dam, Delik, Hapis, Hapishane, Kazamat, Mahpushane
- Kaçıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak, Sızıntı
- Gussalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Dembedem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasıra, Zaman zaman
- Tırtıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak, Çalmak
- Tecavüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saldırmak, Hücum Etmek, Namusa Sataşmak, Aşmak, Geçmek, Göğmek
- Mükâfat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Prim, İkramiye
- Mahviyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllülük
- Tüketim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğaltım, İstihlak
- Ordövr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerez, Meze
- Kovmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Uzaklaştırmak, Atmak, Defetmek, Gözetmek, Kovalamak, Savmak, Sepetlemek, Süpürmek
- Üşenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erinmek, Tembellik Etmek, Yüksünmek
- Coşkun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Ateşli, Heyecanlı
- Taraftar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
- Zeng kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çan, Çıngırak, Zil
- Yürürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faaliyet, Hareket, İş, Geçerlik
- Merkür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzıtilek, Utarit
- Ötürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolayı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü