Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
elime ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Soğutkan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu
- Kritik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştiri, Nazik, Tehlikeli, Endişeli, Ciddi, Korkulu
- Alfabetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abecesel, Dizinsel
- Miras kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalıt, Tereke
- Ağır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiloca Fazla, Değerli, Güç, Yüklü, Yavaş, Yoğun, Ağırbaşlı, Alçak, Ciddi, Çetin, Dokunaklı, Gösterişli, Güç, Kırıcı, Korkulu, Oturaklı, Tehlikeli, Vahim, Veznin
- Sınırdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemhudut
- Kıyam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, Başkaldırmak
- Selamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, Esen, Kurtuluş
- Ağırsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksünmek
- Dercetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Toplamak
- Vizör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakaç
- Tuman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Don, Şalvar
- Açıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aleniyet, Uzaklık, Mesafe, Aydınlık, Çıplaklık, Genişlik, En, Mesafe, Sarahat, Vuzuh, Duruluk, Ara
- Medyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâhin
- Yansıma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akis
- Reseptör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almaç
- Çalgılı Çağanaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
- Azaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısıntı
- Zevceyn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karı Koca
- İstemeyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz, Zoraki, Zorla
- Boyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dal, Sorumluluk, Üzeri
- Zerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaldız
- Eziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azap, Sıkıntı, Zulüm, Üzgü
- Taahhütlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alındılı, Bağıtlı
- Zikıymet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Kıymetli
- İncik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldır, Kırgın
- Ekşimsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buruk
- Lüks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Gösteriş, Gösterişli, Şatafat
- Vaktaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ne Zaman Ki
- Telâş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endişe, Kargaşa, Kaygı, Sıkıntı, Tasa, İvecenlik
- Absürt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Anlamsız
- Ski kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayak
- Arıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temizlemek, Arılaştırmak, Paklamak, Tasfiye Etmek
- Alt Bölüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım
- Kendir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenevir
- Alkışlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlemek, Ululamak, Beğenmek
- Punt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
- İmale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğme, Meylettirme, Çevirme, Eğindirme
- İndirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirme, Tenzilat, Ucuzlaştırma, İskonto
- Bienal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılaşırı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü