Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
stiare ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Yüksek Sosyete kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet
- Havadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayı, Torpil, Velinimet, Havası Bol, Yeleken, Yeles
- Olasılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal
- Amansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsafsız, Acımasız
- Akustik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanım, Yankılanış, Yankıbilim
- Mübalağakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartılı
- Söz Gelimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesela, Meselen, Söz Gelişi
- Tul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- Ar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
- Süzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahmur, Güçsüz, Zayıf
- Sayılan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygın
- Tamir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Yapmak
- Işılak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
- Uygunsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşi, Münasebetsiz, Yersiz
- Tüketilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gitmek
- Dermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Toplamak, Teker Teker Toplamak, Devşirmek
- Müfredat Programı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders Programı
- Sonlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitimli, Fani
- Komünist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızıl
- Dönmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geri Gelmek, Vazgeçmek, Caymak, Benzemek, Burulmak, Değişmek, Devretmek, Dönüşmek, Hatırlamak, Kayıtmak, Kesilmek, Sapmak, Yönelmek
- Ansızın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda
- Abit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahit
- Yığıp Bağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek
- Münhezim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Yalvarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
- Ismarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sipariş Etmek
- Odacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hademe, Müstahdem
- Eli Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Cimri, Hasis
- Çabuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tez, Acele, Hızlı, Süratli, Aceleci
- Üstüne Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklemek
- Demin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayak, Biraz Önce, Şimdi, Şimdikinden Az Önce
- Rölativite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntı
- Açık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aleni, Belirgin, Açılmış, Serbest, Aşikâr, Berrak, Boş, Çıplak, Münhal, Sarih, Somut, Vazıh, Zahir
- Yakışık Almamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Olmamak, Uygun Düşmemek
- Yakşıca Dövmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepelemek
- Sinirce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinir Hastalığı, Nevroz
- Özbaşına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keyfi
- Eylem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiil, Hareket, İş, Etki, Aksiyon, Ameliye, Ameliyat, Amel
- Namert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkak, Alçak
- Işın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şua
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü