Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
stvane ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Temizleyici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtıcı
- Heykeltıraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontucu, Yontman, Heykelci
- Sehiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgı, Yanlış
- Bani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurucu, Yapan
- Kör Körane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
- Geri Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak, İade Etmek
- Çetir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şemsiye
- Büyücek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrice
- Tümleç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlık, Tümleyen Şey, Mütemmim
- Birinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk, En İyi, En Önemli, Öncü
- Merhum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahmetli
- Köy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kent
- Tınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek, Takmak
- Yurt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatan, Memleket, Diyar, Dar, El, Emlak, İl, Konut, Mekân
- Nöbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defa, İş, Kez, Sıra, Keşik, Kezik, Gezek, Yüksek Ateş
- Örgütleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil
- Çaput kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bez, Cındır, Eski, Paçavra
- Sarkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Uğramak
- Sunuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
- Baştan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Yeniden
- İç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak, Ciğer, Dahil, Karın, Kucak, Mide, Muhteva, Sine, Yürek
- Zelzele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprem, Sarsıntı
- Çevrimsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrî
- Öteki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Diğeri, Öbür, Öbürü, Sair
- Seyyal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan
- Silahşor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Silah Eri
- Supleman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ek
- Dide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Nahak Yere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
- Mevkuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuklu
- Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Görüş, Kuruntu, Rey
- İkame kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma, İvaz Etme, Yerine Koyma, Yerine Kullanma, Dikme
- Yekten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Durup Dururken, Birdenbire, Derhal
- Enselemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak
- Bikes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimsesiz
- Sıhhi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksal, Sağlıklı
- Aş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek, Yemek
- Gizlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak, Örtmek
- Katışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harç, Karışık, Karma, Melez, Mahlut
- Huy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damar, Doğa, Hasiyet, Haslet, Mizaç, Seciye, Tabiat, Tıynet, Yaradılış, Âdet, Alışkanlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü