Birinden tiksinmek, hoşlanmamak, iğrenmek.
"Gol atamadı diye futbolcuya nefret duymak da neymiş."
"Bu hayat kalp kırmak, nefret duymak için çok kısa."
"Çevremde nefret duyduğum birini hatırlamıyorum."
"Ayrıldığı sevgilisine nefret duysa da, bir yandan özlüyordu."