Yazın gölge hoş, kışın çuval boş. Atasözünün anlamı, açıklaması
Yazın gölge hoş, kışın çuval boş. atasözünün anlamı ve açıklaması:
1. Yazın çalışma, kazanma günleridir. Bu zamanlarda çalışmayıp keyiflerine bakanlar, gününü gün ederler, kışın zor şartlarında yiyecek bulamazlar; sıkıntıya düşer ve ona buna avuç açarlar.
2. Gençliğinde çalışmayıp tembel tembel oturan, eğlenceye dalan, mal-mülk edinmeyen, kazanç sağlamayan kimse hastalığında ya da yaşlılığında çok sıkıntı çeker.
Yazın gölge hoş, kışın çuval boş atasözü ile ilgili kompozisyon örneği:
Tarımla uğraşanların ürün alma zamanı, yaz mevsimidir. Tarlalar, baharda ekilmeye hazırlanır, sürülür, tohum ekilir, ilaçlanır. Yazın olgunlaşan ürünler toplanır, temizlenir, ayıklanır ve kış için depolanır. Böylece insan zamanında çalışarak sıkıntılı günleri için birikim yapmış olur, o günler gelip çattığında da sıkıntı çekmez.
Yaz günlerine benzetilen gençlik günleri, insanların kış mevsimine yani yaşlılık günlerine hazırlanma günleridir. İnsanın gençliği, yaz günleri gibi rahat, kaygısız, neşe ve umut doludur. Bu durum, insanı hayatın hep böyle geçeceği şeklinde bir düşünceye sürükler. Oysa her yazın bir de kışı, yani soğuk ve yiyeceklerin kıt olduğu mevsimi vardır. İnsanın yaşlılığı da böyledir. Gençken çok olan enerji, sağlıklı olma durumu ve umutlar, yavaş yavaş insanı terk eder. Yerini hastalık, halsizlik ve bıkkınlık alır. İnsan, karşılaştığı sorunları -en çok da parayla ilgili olanları- çözmede zorlanır. Memnun olmadığı hayatını değiştirecek, yeni baştan kuracak, düzenleyecek enerjisi ve zamanı kıttır. Bu sebeple insan enerji ve sağlık dolu gençlik günlerini, hayal kurarak geçirmek yerine, kış günleri için çalışmalı, birikim yapmalı. İşte o zaman, yaşlılık günlerinde rahat bir yaşam sürebilir.
Bu her alanda böyledir; her başarı, her rahatlık, her zenginlik; bir çalışmanın, hazırlanmanın, yetişmenin, birikimin sonucudur. Kimse çalışmadan, alın teri dökmeden bir yere gelemez, şans eseri gelse bile, geldiği yerde tutunamaz, orada kalamaz. Ancak bilgisi, çabası, birikimi ve kişiliği ile geldiği yeri hak ettiğini ispatlarsa, insanlar ona saygı gösterir, o da ulaştığı yerde rahat eder.
Öyleyse, her şeyin tozpembe göründüğü ve insanı tembelliğe, yaşamın tadını çıkarmaya davet eden yaz mevsimine kanmamalı, gençlik günlerini iyi değerlendirmeli. Yaşlılığını rahat geçirmek için bu günden kolları sıvamalıdır. Aksi halde insan, masaldaki ağustos böceğinin durumuna düşmekten kurtulamaz.