Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
- Direktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici, Yönetmen, Müdür
- Diyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diye
- Mızıka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bando; Ağız Armonikası
- Sağımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağmal
- Boş Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Ceviz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koz, Yangak
- Vaziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum, Hâl, Tavır, Yer
- Çalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpık; Verev Kesilmiş; Yan Yan Giden
- Dermansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz, Halsiz, Yorgun Argın, Bitik, Takatsiz, Bitkin, Kof
- Grev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatil, İş Bırakımı
- Arz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak
- Poligon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokgen, Atış Alanı
- Sarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pansuman
- Biçare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zavallı, Çaresiz, Gariban
- Tuzak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Ağ, Al, Komplo, Tele, Düzen
- Öd Kesesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safra Kesesi
- Sabretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Hazmetmek, Katlanmak
- Yöneltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevcih
- Kronoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürevbilim
- Semere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyve, Ürün, Verim, Yemiş, Yarar, Sonuç
- Genişlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vüsat, Yayıklık, En-Boy Karşıtı Olarak, Arz, Boyut, Refah
- Kasap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hunhar
- Yakarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dua, Niyaz
- Hitabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylev, Ayta
- Ferih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
- Kuyu Anası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü, Umacı
- Müderris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen, Profesör
- Dilimlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilmek
- Usulsüzlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolsuzluk
- Kinin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulfata
- Samanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merek
- Piyade Asker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karacı
- Emrivaki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldubitti, Olut
- Müteveffa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
- Gramofon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesyazar, Fonograf
- Müstehlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
- Müstacelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedilikle, Çabucak
- Otokontrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim
- Haczetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girev Götürmek
- Teraküm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Yığılmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü