Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Çözülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Erimek, Yumuşamak, Yenilmek, Dağılmak, Çökmek
- Mefhum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavram
- Ziyafet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şölen,Toy
- Yarlıgama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
- İnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Direme, Diretme, Direnim
- Sağistem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüsnüniyet
- Beyinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akılsız
- Kâgir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş Bina
- Söylence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efsane, Mit
- Adap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Görgü, Usül, Yol Yordam, Töre
- Başkaldırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Ayaklanma, Kalkışma, Başkaldırma, Karşı Gelme, Kozgalan
- Viran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Harap, Berbat
- Besbeter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha Beter
- Od kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateş
- Kılavuz Gemisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz
- Sıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
- İstila kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürünme, Basma, Kaplama, Salgın, Sarma, Ele Geçirme, Yayılma, Bürüme
- Hikâyecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öykücülük
- Başhekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baştabip, Sertabip, Başsagan
- Amme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Kamu
- Katarsis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arınma
- Itır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esans, Koku, Güzel Koku, Bur
- Güvenilir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi, Emniyetli, İtimatlı, Muteber, Sağlam
- Mavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- İtaatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
- Okuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davetiye
- Koşuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayfa
- Vejetasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur, Bitki Örtüsü, Olgunlaşma
- Büyücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sihirbaz
- Taltif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönül Okşama, Gönül Hoş Etme, Ödüllendirme
- Çatal Yürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Korkusuz
- Bal Özü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nektar
- Verilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruz
- Takipçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemci
- Ahzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak
- Kelem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahana
- Pansiyoner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınıcı
- Ölçümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslamlamak, Muhakeme Etmek; Takdir Etmek
- Esirgemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Bağışlamak, Himaye Etmek, Sakınmak, Saklamak, Diriğ Etmek
- İmdat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medet, Yardım
- Yoldan Sapma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalalet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü