Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Üst Üste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkışık
- Okul Çocuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci
- Vukufsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Tarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yandaş
- Ege kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veli
- Ürpermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak
- Mütedeyyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dindar, Dinselci
- Tutaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutacak
- Öcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umacı
- Açar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Aperitif
- Kadın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Hatun, Hatun Kişi, Zen, Ayal, Karı, Eş, Avrat, Dişi, Hanım
- Bivefa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vefasız
- Godoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Araç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alet, Anahtar, Kayıt, Taşıt, Vasıta
- Harmani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pelerin
- Dobra Dobra Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz Yüzüne Demek
- Salavat Parmağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
- Has kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus, Özgü, Saf, Katışıksız, En İyi Cinsten
- Tecemmu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
- Hizmetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstahdem
- Otokritik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özeleştiri
- Sallasırt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırtına Almak
- Tekörnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekbiçim, Yeknesak, Standart, Muttarit
- Kudret Hamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıca
- Dinlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstirahat Etmek, Önemsenmek, Sözü Geçer Olmak, Dincelmek
- Epeyce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epey
- Boğazlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek, Kesmek
- Akva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvetli, Sağlam
- Tersine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksine, Aykırı, Bilakis
- Aka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağa, Ağabey, Büyük
- Safi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katıksız, Net, Sadece, Duru, Sadece, Temiz, Yalnız, Som
- Tendürüst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Sağlam
- Tahlil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözümleme
- Yılankavi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolambaçlı
- Sonuçlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müessir
- İmha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etme, Kökünü Kesme, Ortadan Kaldırma
- Tarik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol
- Horozlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayılık Göstermek
- Ayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balkon, Sundurma
- Makrama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçete
- Utangaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahcup, Sıkılgan, Tor
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü