Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
İptal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silme, Bozma, Çürütme, Hükümsüz Kılma
- Ampirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneysel
- Mahvolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak, Bozulmak, Yıkılmak
- Toplaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak
- Tahmin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oranlama, Hesap, Keşif, Oran, Kestirme, Düşünme, Tasınlama, Tasın
- Sundurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Fukaralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Güçsüzlük
- Zendost kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zampara
- Ateş Balığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sardalya
- Katileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinleşme, Kesinleşmek
- Durgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Pasif, Sakin, Sessiz, Sütliman
- Dolan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Maada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka
- Kavil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Söz, Sözleşme
- Giderek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gittikçe, Tedricen, Yavaş Yavaş
- Kavat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Sagan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doktor, Hekim, Tabip
- Gerilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
- Müşavere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstişare
- Sataşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıntılık
- Observasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
- Cıvık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulu, Gevşek
- Sövme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalay, Küfür
- Sayman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhasebeci, Muhasip, Hesap Uzmanı
- Süje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konu, Özne
- Nüks Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
- Taammüden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Bile Bile, Tasarlayarak, Bilerek, İsteyerek
- Boykot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgiyi Kesme
- Küstah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyesiz, Saygısız
- Muin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Müphemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsizlik
- Tecrübe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Deney, Deneyim, Sınama, Görgü
- Anlatış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade
- Nakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın
- İhtimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belki, Olasılık, Şans, Belki, Ola Ki
- Yer Sıçanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek
- Aşlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahire
- Can Sıkıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunaltıcı, Boğucu
- Dağıtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müvezzi; Distribütör
- Rabıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Bağ, Bağlantı, Düzen, İlgi, İlişki, Komünikasyon, Sıra, Ulaşım, Tutarlık
- Hantal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abullabut, İri, Kaba, Kocaman, Yavaş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü