Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın
- Zıypak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygan
- Havalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak
- İncimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gücenmek, Kırılmak
- Husus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş, Konu, Madde, Özellik, Yön
- Zırtapoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık, Delice
- Kaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepe
- Özgürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürriyet, Erkinlik
- Uzlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Mutabakat
- Tip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Sima, Sistem, Tür, Örnek, İlgi Çekici, Değişik
- Dâhilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Mazbata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
- Helezon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Helis, Kıvrımlı, Yılankavi
- Fenomen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Görüngü, Olay
- Evla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ, Daha İyi
- Kabul Töreni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resepsiyon
- Cühela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizler
- Esassız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yalan
- Alaylı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli, Müstehzi
- Öncelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek, Takdim Etmek
- İthaf Etme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adına Sunma, Armağan Etme
- Ateşlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
- Kapsama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şümul
- İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Emmek, Kullanmak
- Bellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Marka, Ayraç
- Ala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaca, Karışık Renkli
- Egemenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet, Hükümranlık, Buyruk, Hüküm
- Demet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Çiçek Bağlamı, Deste, Huzme, Lifli Kordon, Kelep, Kalın Kaytan
- Süzgün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahmur, Güçsüz, Zayıf
- Volatilite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsizlik
- Muayyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirli, Belli, Kararlaştırılmış
- Kararmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyahlaşmak, Kederlenmek, Canı Sıkılmak
- Kınama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplama
- İlinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, İlişki, Münasebet, Nispet, Mensubiyet, Aidiyet, Taalluk
- Gocunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acışmak, Çekinmek, Kaçınmak, Üstüne Götürmek, Alınmak
- Holding kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatırım Ortaklığı, Ana Ortaklık
- Kabine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Hükûmet, Bakanlar Kurulu
- Mefsuh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
- Mülteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmacı, Sığınık, Sığınan
- Sesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sait, Ünlü
- Seksüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü