Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antika
- Tefsir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yorum
- Sallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak, Savsaklamak, Savurmak, Yellemek, Hareket Ettirmek, Baştan Savmak
- Bilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vukuf
- Mıhça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üvendire
- Dert Ortağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemdert
- Kalkışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Girişmek, Yeltenmek
- Kokoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Züğürt
- Mıymıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ataletli, Lenk
- İmkân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olanak, Fırsat, Olabilirlik
- Sergiye Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek
- Salık Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber Vermek
- İstikraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Ödünç
- Tanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlama, Tarif Etmek
- İhtiyarlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocamak, Yaşlanmak
- Mazhar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzuya Yetişmek, Ulaşmak
- Repertuvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağarcık, Oyun Listesi, Rol Listesi, Müzik Parçaları
- Kail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyen
- Niteliksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Düz, Kepaze
- Arzulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, İstekli
- Issız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenha, Yaban, Sahipsiz
- Anlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikal, İrfan, Vukuf, Zeki
- Metronom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkaç
- Formasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimlenme, Yetişim
- Böbürlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek, Övünerek Kabarmak, Kurulmak
- Nesil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Ev, Göbek, Kuşak, Tohum, Üren, Soy
- Mensup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üye
- Gürültü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hengâme, Patırtı, Şamata
- Korumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
- Bağıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akit, Sözleşme
- Açık Oturum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Panel, Açık İclas
- Galeta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peksimet
- Malumatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
- Yıldıramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak
- Traksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekim
- İtaat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlemek, Ram Olmak
- Tekerlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yuvarlanmak, Dönmek
- Gardiyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolcu
- Kelepçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilezik, El Kandalı
- Meridyen Düzlemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğlen
- Günorta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü