Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Formasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimlenme, Yetişim
- Gereksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtaç Olmak
- Gulgule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Şamata
- Barınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daldalanmak, Sığınmak
- Sorun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dava, Dert, İş, Mesele, Problem, Sıkıntı, Durum
- İstismar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürme, Yararlanma
- Kavza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kap, Mahfaza
- Pirinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğü
- Planlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak
- Kazançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi
- Sıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek, Zorlamak
- Başkaldırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırı, Mukabele
- Kubat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
- Arz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak
- Kürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havyar
- Adamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niyet Etmek, Ayırmak, Nezretmek, Vadetmek
- İlerici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müterakki
- Baht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talih, Yazgı, Mut, Sur, Kader, Şans, Felek, Alın Yazısı, Nasip, Yıldız
- Obstrüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önleme, Engelleme
- Yabanasması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akasma
- Dokunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ellemek, Batmak, Değinmek, Değmek, Dürtmek, Etkilemek, İlişmek, İlmek, Karıştırmak, Koymak, Sataşmak, Temas Etmek, Vurmak, Zarar Vermek
- İnceltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törpülemek
- Çilenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serpinti
- Zen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Salgılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Stoklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlamak
- Hüsün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzellik
- Kuvvetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demir, Güçlü, Keskin, Saygın, Üstelik, Üstün
- Çangal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırık
- Ani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Kıpıl, Apansız, Birdenbire, Ansızın, Bir Anda
- Sismolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deprembilimci
- İcap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
- Naz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Eda, İşve, Şive
- Birleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia
- Saptama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tespit
- Kayra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, Atıfet, İnayet
- Şüphecilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkuculuk
- İllüstrasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeme
- Ziyaret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Uğramak
- Dinçleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dincelmek
- Tanılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımak, Teşhis Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü