Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Akm ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Soysuzlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Yozlaşmak
- Şartlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullamak
- Bere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezik, Çürük, Sıyrık, Hafif Haraplık, Başlık
- Süslenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezenmek, Donanmak
- Mukaddeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Ön Söz
- Istılahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terimsel
- Müşahhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Somut
- Şımarık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Erköyün, Yüz Bulmuş, Şımarmış, Şımartılmış
- Mastıçiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öküzgözü
- İstisna Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
- Meme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüs
- Görüntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayal, Hayalet, Manzara, Sahne
- Yordamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Yakışıklı
- Lakin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ama, Ancak, Fakat
- Müttefik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşik, Bağdaşık, Bağlaşık, Oyda Bir
- Sebzevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Tahriş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurcalamak, Tırmalamak, Yakmak
- Kavurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızartmak, Kurutmak, Mahvetmek, Yakmak, Yok Etmek
- Car kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlan, Zar
- Yenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Bastırmak, Bozmak, Çommak, Ezmek, Haklamak, Kazanmak, Tutmak, Mağlup Etmek, Kemirilmek
- Sadakatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadık
- Yürek Darlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
- Kurbağa Adam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalgıç
- Mineralog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimci
- Ana Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Düşünce
- Proses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreç
- Çıncalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elektronik
- Melisa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan Otu, Oğul Otu
- En kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, İşaret
- Nısıf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarı
- Hanay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Hol, Sofa
- Duman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Yok Etmek
- Çukurlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek
- Çakışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak
- Kanayaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz, Kadın, Yoksul, Zavallı
- Boşboğaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaçaron, Çenebaz, Farfara, Geveze
- Kemik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrap, Sümük
- İstila Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Kaplamak, Sarmak
- Hediye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Fiyat, Hatıra
- Güruh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derinti, Değersiz, Sürü, Grup
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü