Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezik, Çürük, Sıyrık, Hafif Haraplık, Başlık
- Mavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- Olumlu Bilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozitif İlim, Müspet İlim
- Üzüntüler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessürat
- Denetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
- Tesis Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurmak
- Zımnında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Başlayıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müptedi
- Şehremini kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belediye Başkanı
- Belinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrkilmek
- Heba Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahvetmek
- Akıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akil, Uslu, Aptal, Makul
- Rol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İş Payı, Düzmece Davranış, Gösteriş
- Totalitarizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskıcılık
- Taşıyıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hamal
- Nasihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt
- İptida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin
- Ayın On Dördü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolunay
- Hamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ Yatak
- Zayıflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
- Cicili Bicili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslü, Bezekli
- Katlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bükmek
- Ardıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütevali, Halef, Arda, Ardışık
- Iztırari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu
- Mayalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
- Revolver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Altıpatlar
- Rahatsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zor
- Tarumar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darmadağın, Dağınık, Karışık, Perişan
- Başvekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- Satkınlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammazlamak
- İzansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışsız
- Garez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Kin, Düşmanlık
- Alım Çalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
- Kayıtsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgisizlik
- Faizci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
- Tanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlama, Tarif Etmek
- Albenili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarif
- Kuvvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilek, Cebir, Fer, Güç, Hâl, Ker, Mecal, Nüfuz, Şiddet, Takat, Zor, Yetke, Erk, Tahammül, Mukavemet
- Anlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak, Sözleşmek, Kavilleşmek, Bağdaşmak, Kaynaşmak, Uzlaşmak, Barışmak, Geçinmek
- Hâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
- Şarlatan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı, Aldatıcı, Yalancı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü