Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Alaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ala, Ala Bezek, Ala Bula
- İştigal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek, Uğraşmak
- Mukayeseli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmalı
- Kutsallaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsamak
- Kayyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasi
- Akut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleri
- Sıcacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Samimi, Sevimli
- Çecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Halka
- Alçaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zillet
- Meme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüs
- Kıyacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cani
- Hakim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıç, Başat, Yargıcı, Bilge, Filozof
- Militarizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süerselcilik
- Milli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusal
- Görüntülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
- Muştulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjdelemek
- Çekemezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset, Zıddiyet
- Çalıkavak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepetçi Kavağı
- Friksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovma, Ovuşturma
- Yorgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk
- Sevda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi, Aşk, İstek, Heves
- Ay Ağılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hale
- Ufak Tefek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Zayıf
- Saçula kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kip
- Karmaşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompleks
- Motifsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgesiz
- Merdiven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basıncak, Pilleken, Ağıncak
- Sarılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek, Girişmek, Kucaklamak, Yapışmak, Dolamak, Ele Almak
- Kutup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonlam, Uç
- Dermatolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri Hastalıkları Uzmanı, Cildiyeci
- Fütur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezginlik, Usanç, Umutsuzluk
- İmha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etme, Kökünü Kesme, Ortadan Kaldırma
- Sühulet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolaylık
- Sarf Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Harcamak, Kullanmak, Tüketmek
- Çökelge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balçık, Bataklık
- Kadın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Hatun, Hatun Kişi, Zen, Ayal, Karı, Eş, Avrat, Dişi, Hanım
- Köy Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- Hasislik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pintilik, Eli sıkılık
- Takanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alacak, Borç, İlişki, Takıntı
- Yanardöner kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıştım Yandım, Janjan
- Skandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rezalet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü