Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Alakadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgili
- Cağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banyo
- Bırakmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
- Harcırah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk, Yol Harcı
- Gerçekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakkak
- Yatak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döşek, Denk, Mecra, Şilte
- Belirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muayyen, Belli, Makul
- Yüzlemece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vicahi
- Haydavcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü, Şoför, Yöndemci
- Barhana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Küçük Kervan, Göç, Göç Eşyası, Kullanışsız Konak
- Olgunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kızarmak, Olmak, Yetmek
- Hayran Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak, Duygulanmak
- Hoşaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komposto, Şerbet
- Civan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Genç
- Madde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cisim, Unsur, Özdek, Öğe, Husus, Öz, Şey, Nesne
- Hava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz
- Enez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hantal
- Önceki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Evvel, Evvelki, Sabık
- Cezbetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekim
- Aydınlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıtmak, Işıklandırmak, Tenvir Etmek, Tavzih Etmek, Bilgilendirmek
- Yargıtay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temyiz Mahkemesi
- Gazal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceylan
- Değişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Değiştirmek, Dönmek, Mübadele Etmek, Yürümek, Tahavvül Etmek, Tebeddül Etmek
- Hoşlanmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buruşmak, Yermek
- Dayanan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit
- Ruhsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cansız, Güçsüz, Miskin
- Elvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetmek, Uymak, Uygun Görmek, Kifayet Etmek
- Tazim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ululama
- Yorum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefsir, Şerh
- Teşhis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişileştirme, Tanı, Seçme, Tanılama
- Sefirikebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi
- Ruhlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı
- Zatülcenp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satlıcan
- Asuman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök, Gökyüzü
- Niza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga, Bozuşma
- Gedik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmtiyaz, Kertik, Yara, Büyük Çentik, Rahne, Çatlak, Aralık, Kusur, Bırakı
- Leyli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatılı
- Hülasa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
- Kırmızılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak
- Belge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesika, Delil, Doküman, Senet
- Hep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cemi, Cümle, Daima, Hemişe, Hepsi, Kamu, Mecmu, Tamamıyla, Bütün, Tüm Olarak, Her Zaman
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü