Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Barhana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Küçük Kervan, Göç, Göç Eşyası, Kullanışsız Konak
- Katışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak
- Veli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evliya, Ermiş, Mukaddes, Pak, Sorumlu, Eren
- Temayüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilme, Farklanma
- Çökelti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Posa, Tortu
- Olmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ergin
- Övme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Medih
- Teşkilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruluş, Örgüt
- Hidrofor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Subasar
- Ebemkuşağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Yağmurkuşağı
- Kafa Dengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Keçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çadır
- Anarşizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşacılık
- Temeyyüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Vezinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçüsüz
- Her Hâlde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyesin, Sağlam
- Maruza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ
- Çelmelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Badalak Vurmak
- Dengeleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvazene
- Personalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiselci
- Dağılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Mahlul
- Mürtefi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
- Kara Düzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık
- Müstafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstifa Eden, Çekilen
- Ferdi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahsi, Özel, Bireysel, Kişisel, Tek Başına, Tekçe
- Ali Mektep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekokul
- Lazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçişsiz, Gerek, Gerekli, Lüzumlu
- Şube kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Dal, Kol, Bölüm
- Katılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Yakalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
- Makbul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenilen, Geçer, Geçerli, Hoşa Giden, Hoş Karşılanan, Beğenik
- Gericilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrtica, Yobazlık
- Çizgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksen, Hat, Sınır, Temel
- İhtiyari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest
- Müzahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- İnan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İman, İtikat
- İhraç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dış satımlama
- Çevirgeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar
- Beliğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belagatli
- Muvakkati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkat, Muvakkaten
- Salatalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıyar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü