Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Alfabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abece, İmcelik, Yazı
- Şaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Saf
- Kabare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyhane
- Fısırtı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fısıltı
- Bağboğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küsküt
- Halas Olma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İflah
- Akın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Atak, Dere
- Yeleken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havadar
- Örs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zindan
- Meslektaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar
- Müdüriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdürlük, Yönetimlik
- Ufki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatay
- Renk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
- Tutukevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevkifhane, Dam, Tomruk, Hapishane, Cezaevi, Mapushane
- Çalımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tafralı, Havalı, Kibirli
- Köpyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehram, Piramit
- Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
- Resmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamusal, Ciddi, Senlibenli Olmayan, Ormel
- Şeriat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Çitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirmek, Çitilemek
- Mukaddes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Veli
- Kıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afet, Bayır, Çevre, Kenar, Kıyı, Tepe, Uç
- Platin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akaltın
- Sivrileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- İstekle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan
- Kabarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelgit
- Casus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ajan, Çaşıt
- Yeniyetmelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mürahiklik
- Mim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pandomima
- Şakketmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak, Yarmak
- Meri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçerli
- Andetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahdetmek
- Güvenilmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kancık
- Başlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Harekete Geçmek, Muameleye Koymak, Almak, Atılmak, Doğmak, Gelmek, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Tutmak
- On Paralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiç
- Münasip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Uygun, Yerinde, Yaraşıklı
- Yenitüreme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ur
- Zırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırıldamak
- Savt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses
- Mucrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- İşletmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Operatör
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü