Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ameli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edimsel, Uygulamalı, Pratik, Uygun, Kolay, Elverişli, Kestirme
- En Adi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkel
- Genlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah
- Bilisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Cahil
- Sürur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
- Polo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevgen
- Çaresizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umarsızlık
- İstiklal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsızlık
- Döleşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etene, Son, Meşime
- Tüysüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabak
- Ağı Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baldıran
- Nebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
- Misal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Emsal, Numune, Benzer, Eş
- Pafta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yivaçar, Yivleç, Leke
- Kıymetiharbiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Önem
- Deva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlaç, Çare, Em
- Adaptasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarlama, Uyma
- Kürecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilye
- Vesvese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Şüphe, İşkil, Evham, Kuşku
- Gözgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- Hallolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlanmak
- Bedavadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parasız
- Silahlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pusatlanmak
- Mezhep kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş
- Self Servis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçal
- Hunhar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasap, Kana Susamış, Kan Dökücü
- Bellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çapalamak, Öğrenmek, Sanmak
- Dilsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lal, Tat
- Yönetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare, Dümen, El
- Sallapati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Düşünmeksizin, Dikkatsizce, Saygısızca, Patavatsızca
- Tamirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarman
- Beli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efendim, Evet
- Hipnoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapay Uyku
- Sada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses
- Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak
- Aval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bön, Şaşkın, Aptal
- Bereketli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Verimli, Gür, Mübarek, Verimli
- Alakalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek
- Süfera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elçiler
- Polis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolluk, Kollukçu, Zabıta, Sakçı
- Teraküm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Yığılmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü