Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Anatomi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşrih, Gövde Bilimi, Gövde Yapısı, Yapı Bilimi, İnsan
- Müsteşrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğubilimci, Şarkşinas
- Kandal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pranga
- Sözdizimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sentaks
- İrkinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Tiksinti
- Şerha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Parça, Yara
- Tahrip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkma, Yıkım, Bozma, Kırıp Dökme, Yıkımlama
- Yığın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütle, Küme, Kitle, Sel, Tepe, Toplu, Birçok
- Sakınmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Pek, Pervasız, Cesur, Yürekli
- Avlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak, Kandırmak, Aldatmak
- Ortaokul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüştiye, Orta Mektep
- Silmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Tesirli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkili, Dokunaklı, Geçişli
- Üniversite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darülfünun, Birdem, Fakülteler Birliği
- Zükâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezle
- Kesimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maktu, Mukannen
- Sübyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuklar
- Sümkürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fınkırmak
- Kabak Kemane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabak
- Ağızsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Yumuşak Huylu
- Edebiyatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıncı, Yazınbilimci
- Deformasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçimsizleşme
- Tezevvüç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
- Görüşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sohbet, Konuşma, Musahabe, Mülakat, Müzakere, Temas, Ziyaret
- Zuhur Etme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Gösterme, Ortaya Çıkma, Görünme, Türeme
- Ayrım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırma İşi, Fark, Sekans, Kıvrım, Tefrik, Başkalık, Alt Bölüm, Ayrılma Noktası
- Cummak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak
- Kervansaray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Han
- Bilavasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Araçsız, Doğrudan Doğruya
- Yöndemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydavcı, Sürücü, Şoför
- Sefir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Elçi
- Mağdurluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Şita kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kış
- Cezbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Etmek, Göz Almak, Çekmek, Bağlamak, Etkilemek
- Şaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayral, Ayrık, Müstesna
- Zatülcenp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Satlıcan
- Geri Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Tokuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışmak
- Ruhsat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzin, Müsaade
- Alüvyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lığ
- Erincek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembel, Üşengeç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü