Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ansambl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk
- Teskere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
- Koçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı
- Bağışlayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efendim, Pardon
- Kuruyasıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
- Sapık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anormal, Meczup
- Yüzlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaplamak
- İnanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Güvenmek, Kani Olmak, Yutmak, İman Etmek
- Ulaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletmek
- Aksetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanmak, Ulaşmak, Vurmak, Yansımak
- Öbürkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öbürü
- Lenf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akkan
- Sarkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Gammaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirici, Fitneci, Jurnalci, Kovca, Kovlayıcı
- Müsadif Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak
- Duygusuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpsiz, Hissiz
- Keyifsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Rahatsız
- Harek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
- Ahraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
- İkrar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabul Etmek, Söylemek
- Raunt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devre, Etap
- Muhtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk, Erkin
- Virane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Tufeyli, Ören
- Sermuharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar
- Okazyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsat
- Duraksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direkt, Oynak
- Kelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Ayakkabı
- Sabah Erkenden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seher Tezden
- Bozgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Uçarı, Yenilgi, Hezimet
- Yayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayık
- Aracılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delalet, Tavassut, Vasıta
- Vermemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
- Mâni Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Engellemek, Önlemek
- Dakikasında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Omur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkra, Fikar
- Duyurmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklamak
- Altıntop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Greyfurt
- Deniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Kükremek, Su, Bahir, Derya
- Otoban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızyolu, Otoyol
- Kayıtsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldırmaz, Umursamaz, İlişiksiz, Lakayıt, Tasasız
- Kanser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmebeni
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü