Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Antagonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşman
- Süzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Evveller kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
- Dolgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalın, Şişko
- Görüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
- Türe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Hukuk
- Öksürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yötel
- Meşebeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korucu
- Külah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Kalpak, Oyun, Papak
- Zırtapoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık, Delice
- Aysberg kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buzdağı
- Lime Lime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cırık Cındır, Parça Parça
- Sergerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş, Elebaşı
- Yilbik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sara, Tutarak
- Batmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batık
- Uyrukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
- Talan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağma, Çapul
- Etki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, El, Hasiyet, Hüküm, Tesir, Yardım
- Sebze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zerzevat, Yeşillik, Göveri
- Ahzetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak
- Gözaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Tecavüzkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan
- Yarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nısıf
- Büyüksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzam Etmek
- Hunhar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasap, Kana Susamış, Kan Dökücü
- Temayüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilme, Farklanma
- Dolaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Devretmek, Dolanmak, Gezinmek, Gezmek
- Gündüz Seansı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matine
- Süratlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak
- Akılsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık
- Doğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Parçalamak, Dilimlemek
- Garet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağma
- İthalat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış alım
- Ağızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huni
- Müstekreh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
- Olağanüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Dehşet, Fevkalade, Gayriadi, Harikulade, Mucize, Sıra Dışı
- Darıdünya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Yeryüzü
- Özleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadeleştirme, Tasfiye
- Arsenik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıçanotu, Zırnık
- Çarpma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darp, Zarp
- Çoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Beslemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü