Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Antika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Tuhaf
- Beş On kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz
- Ak Pak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Temiz
- Üstlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aba, Pardösü
- Kasınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kramp
- Hukukçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzeci
- Gerçeklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Gerçek, Hakikat
- Giymek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Kullanmak, Taşımak
- Donanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücehhez
- İstiklal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsızlık
- Kembağal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Sefil, Yoksul, Züğürt
- Sözleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukavele Akdetmek
- Konuşamayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
- Yeni Baştan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeniden
- Tesanüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma
- Umulur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
- Savsaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal Etmek, Ertelemek, Lengitmek, Sallamak, Uğunmak
- Uğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınından Geçmek, Aniden Çıkmak, Düşmek, Sarkmak, Tutmak, Yaklaşmak
- Batarya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pil
- Zevzeklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Herze
- Ayrıksı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka
- Tekabül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık Olma, Karşılama
- Müstesna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalıklı, Ayrık, Şaz, Kural Dışı, Hariç, Sıra Dışı, Ayralı, Ayral, Ayranmış
- Şopar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küstah, Şımarık, Yaramaz
- Duyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarlı, Duygulu, Hassas
- Geriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lağım
- Sonuçlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müessir
- Lambacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ampul
- Eşya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırtı, Nesne, Gereç, Kayıt, Yük
- Serüven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Macera, Sergüzeşt
- Distribütör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtıcı, Dağıtaç
- Kalben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Yürekten
- Ekolojik Ortam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre
- Hol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sofa
- Limanlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek, Yatışmak
- Gagayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Martı
- Kuşkulanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, Pirelenmek, Şüphelenmek
- Manasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Boş, Yararsız, Yersiz
- Çalışmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Yatmak
- Dâhice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ökelice
- Uyandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkaz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü