Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ayakyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Yüznumara, Aralık
- Takat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Güç, Hâl, Hız, Kuvvet, Mecal
- Tifüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karasıtma, Lekelihumma
- Rötar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gecikme
- Flört Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kırıştırmak, Konuşmak
- Tagayyür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek
- Yağmurkuşağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı
- Aydınlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şıkırdamak
- Küfür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövgü, Kalay, Sövüş
- Hatun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Eş, Hanım, Kadın, Zevce
- Karakış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zemheri
- Belenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak
- Belirti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, İşaret, İm, Simge, Sembol, İpucu, Belgi, Araz, Nişane, Emare, Gösterge, Koku, Nişan, Tezahür
- İsyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, Başkaldırmak
- Yangılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mültehip
- Göz Hapsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Tutsağı
- Kızıllık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün, Pudra
- Miğfer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Tolga, Tuğulga
- İyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Sağlıklı, Aşırı, Uğurlu, Hayırlı, Âlâ, Bol, Çok, Düzgün, Esen, Güzel, Hayır, Uygun, Yakşı, Yerinde
- Abi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Aka
- Tamamlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
- Düğmük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğüm
- Tereke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miras, Bırakıt
- Bir Cür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş
- Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efendi, Eş, Koca, Komutan
- Daha Yakşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ
- Tavşankulağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhurumeryem, Siklamen
- Heykelcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heykeltıraşlık
- Yatırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Düzeltmek, Harcamak, Tevdiatta Bulunmak, Eğmek
- Halas Olma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İflah
- Ombudsman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Denetçisi
- Tabankeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekecek
- Kay Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
- Şahsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özel, Kişisel, Kişilik
- Taba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tütünrengi
- Kâinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acun, El Gül, Dünya, Evren, Herkes
- Doğuşlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil
- İptidai Tahsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlköğretim
- Asparagas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
- Feyezan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket
- Derme Çatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Uydurma, Üstün Körü, Bozuk Düzen, Önemsiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü