Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Beklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Eğlenmek, Gözlemek, Ummak, Aramak, Durmak, Gözetmek, İstemek, Korumak
- Kaycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Taraflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlı
- Bozgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Uçarı, Yenilgi, Hezimet
- Nazaran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
- Ayrıntılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Mufassal, Uzun
- Hayret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkınlık, Şaşma, Aşakalma, Şaşıntı
- Delecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delgeç, Deşikaçan
- Paleografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiyazıbilim
- Odur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Cesaretlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklenmek, Cüretlenmek
- Linet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İshal
- Latifçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Latif
- İşçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş
- Asetat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saydam
- Saklanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahfuz
- Esas Kanun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Zırhlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savutlu, Koruyuculu
- Telaffuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleniş
- Ense kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Art, Dal
- Huzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Işın Demeti
- Soyağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şecere
- Prolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndeyiş
- Hicap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perde, Utanç, Utanma, Sıkılma
- Nedim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş
- Aşağılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alçak, Bayağı, Pespaye, Rezil, Süfli, Değersiz
- Karayazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü Talih, Kara Baht
- Misyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Görev
- Müterakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleri, İlerici
- Serdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başbuğ
- Tutma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Lakayıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoyrat, İhmalkâr, Vurdum Duymaz
- Çıkkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarık
- Vâsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geniş, Engin
- Kara Pazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaborsa
- Sedatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırıcı
- Mavra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
- Süvari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlı, Eşkinci, Atlı Asker, Kaptan
- Diriğ Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek
- Dembedem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasıra, Zaman zaman
- Bağırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek, Kükremek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü