Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tekml ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Kelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski Ayakkabı
- İnhitat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
- Güvenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güven
- Çiğindirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Omuzluk
- Lazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçişsiz, Gerek, Gerekli, Lüzumlu
- Musahhih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltici, Düzeltmen
- Vefasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsız
- Yerinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
- Evsiz Barksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Başıboş
- Hıncahınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dopdolu, Ağzına Kadar, Tıka Basa
- Yeminsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antsız
- Zühal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekendiz, Satürn Venüs
- Arı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duru, Temiz, Saf, Katışıksız, Katkısız, Halis, Öz, Salt
- Ali Tahsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lisans, Yükseköğretim
- Kifayetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetinmek
- Çöğüncek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahterevalli
- Münhasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahdudiyetli, Mahsus, Mahsusi
- Daye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dadı, Lala
- Klişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı Kipi, Basmakalıp
- Haliyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olduğu Gibi; Doğal Bir Sonuç Olarak, İster İstemez
- Avunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalanmak, Teselli Bulmak, Müteselli Olmak, Oyalanmak, Aldanmak, Yetinmek
- Tartışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübahase Etmek, Münakaşa Etmek
- Edepli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmalı, Utlu, Faziletli, İnce, Nazik, Uslu
- Yitirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek, Kaybolmak
- Dilenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadaka İstemek
- Tele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapan, Tuzak
- Düyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borçlar
- Araz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İlinek, Bulgu, Semptom
- Gergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Sinirli
- Ödemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmak, Dökmek, İfa Etmek, Vermek, Tediye Etmek, Tazmin Etmek
- Uşak Salma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
- Nakliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma
- Farsça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
- Yetiştirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstahsil, Üretici
- Sesucaltan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoparlör
- Konfirme Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Moral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgüç, Maneviyat
- Mukabele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık
- Taahhüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Üstlenmek
- Teshir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek, Fethetmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü