Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Beslek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hizmetçi
- Menkul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşınır, Çeke; Söylenegelmiş
- Yâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Dost, Tanıdık, Yardımcı
- Rasyonalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usçu
- Aheste Aheste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
- Numune kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
- Isıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
- Program kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlence, Bağdarlama, Tasarı
- Üstüne Düşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
- Zecren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla, Zorlayarak
- Müdebbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedbirli
- Birikim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim
- Koşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manzume, Nazım, Koşma, Şiir, Türkü
- Belirleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Tespit
- Alındı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makbuz
- Uydurulmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
- Lehim Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lehimlemek
- Kasavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü
- Ot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, İlaç, Zehir
- Kayıplar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayiat
- Cezire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ada, Aral
- Medahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir
- Yırtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahir, Vahşi, Müfteris
- Kelimesi Kelimesine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpkı
- Darmadağın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Tarumar
- Kazmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakketmek, Deşmek, Oymak
- Bilmezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
- Fütur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezginlik, Usanç, Umutsuzluk
- Kontak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlantı, İlgi, Temas, Dokunma, Dengesiz
- Eşleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senkronizasyon
- Mürettiplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizmenlik
- Zırva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Boş Söylemek, Boşboğazlık, Cefengiyat, Boş, Anlamsız, Saçma Sapan
- Sıkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Dar, Katı, Sert, Tıkız, Yoğun, Zorlayıcı
- Küfür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövgü, Kalay, Sövüş
- Uçurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koparmak, Savurmak
- Özünlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deruni, Zati
- Çilemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur Çiselemek; Nemlenmek, Islanmak; (Bülbül) Şakımak
- Çile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eza, Cefa, Azap, Zahmet, Bela, Dert, Gam, Kelep, Sıkıntı
- Sedef Hastalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedef
- Röportaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşüm, Mülakat, Söyleşi
- Peşkeş Çekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşkeş Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü