Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Birdenbire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ani, Aniden, Ansızın, Gafleten, Yekten, Hemencecik, Beklenmedik Anda
- Geçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürümlü, Yürürlükte Bulunan, Sayılı, İleri Gelen, Makbul
- İş Kadını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı
- Gündüz Seansı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matine
- İhbar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme, Duyurma, Haber Verme, Habercilik, Bildirim, Ele Verme
- Sorguç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuğ; Tepelik
- Deprem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket, Sarsıntı, Zelzele, Zerzele, Yer Sarsıntısı
- Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irak, Yalnız, Tek, Tek Başına, Benzemeyen, Başka Türlü, Başka
- Diklenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Gelmek, Kafa Tutmak
- Binnetice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet
- Mürgülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuklamak
- Sapa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ücra
- Gülücük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebessüm
- Menfez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delik, Ağız, Açma
- Temayüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilme, Farklanma
- Alternatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçenek, Şık
- Yeşermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
- Seçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tercih, Yeğleme, Saylav, Seçki
- Özümleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsil
- Mürettip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
- Larpadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Çiğnemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişlemek, Ezmek, Hükmetmek, Öğütmek
- Alet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aygıt, Cihaz, Maşa
- Tutuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Yakmak
- Dümbük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Müspet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Yararlı, Pozitif, Tanıtlanmış, Tanıtlı, Artı
- Sulh Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzlaşmak
- Kavalye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş
- Tıkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpa
- Ceman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi Birden, Toplu Olarak
- Tanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlama, Tarif Etmek
- Hemcinslik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türdeşlik
- Spiker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşman, Sunucu
- Yaylım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Meyletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek, Eğilmek, Yeltenmek
- Çıkarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menfaatperest
- Havlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silgi
- Teftiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetim, Murakabe, Denetleme, Bakı
- Kaydolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazılmak, Yazımlanmak, Kabul Olmak
- Pohpohlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompliman, Koltuklamak, Övmek
- Çelişki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenakuz, Tezat, Zıddiyet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü