Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bireşim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sentez
- Saçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Neşretmek, Savurmak, Serpmek, Dağıtmak, Döknek, Yaymak
- Ocaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baca, Mutfak, Ocak
- Özgeçmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz Yaşam Öyküsü, Otobiyografi
- Tavsif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelendirme
- Yağma Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağmalamak
- Doğru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Namuslu, Dürüst, Yasal, Gerçek, Güzel, Hak, Hakikat, Harbi, Sadık, Sevap, Tamam, Yakın
- Sıska kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Kuru, Zayıf, Kaknem
- Emekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekaüt, Zor, Mütekait
- Şalban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tomruk
- Ecmain kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi, Tümü, Tamamı
- Kamusal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maşeri
- Afsun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Sihir, Efsun, Füsun, Bağı
- İsticvap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorgu
- Tabii kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Olağan, Saf
- Hırslandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
- Pedal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklık, Ayakçak
- Bir Vakitler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Vaktiyle
- Hemayar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denk, Eşit
- Tevabi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maiyet
- Kalkışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Girişmek, Yeltenmek
- Korte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Flört
- Arazi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvışmak
- Huzme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Işın Demeti
- Ön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beri, Önce, Mukaddem, Evvel, İleri, Üstün, Makbul, Kabak, Civar, Huzur, İlk, Karşı, Kat, Yamaç, Yöre
- Düğüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ukde
- Ezik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük
- Yeçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çözüm
- Haşarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaramaz, Nadinç, Ele Avuca Sığmaz, Huysuz, Azgın
- Tevessül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeltenme, Yönelme, Başvurma, Girişme
- Sığınmacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülteci
- Sosyolojik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal
- Resi Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan
- Asar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıtlar, Yapılar, Eserler
- Gövde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beden, Cisim, Esas, Vücut
- Dil Bilimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilcilik, Lisaniyat, Lengüistik
- Mızırdanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızıldanmak
- Sufi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutasavvıf
- Besi Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz su, Usare
- Celâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, Ululuk, Öfke, Hiddet, Kızgınlık
- Andropoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaş Dönümü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü