Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Boğmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Sarmak
- Mütegallibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- Küp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Elzem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Lazımlı, Zaruri, Çok Gerekli, Vazgeçilmez
- İliştirilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişik
- Sıyırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kaldırmak
- Boran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırtına
- Kit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Macun
- Kuşkulanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, Pirelenmek, Şüphelenmek
- Rençper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
- Maske kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçe
- Sıvışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan, Bulaşkan, Rahatsız Eden
- Kayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayın Ağacı
- Acmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıkmak
- Bakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
- Yaydırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
- Sıkıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
- Psikolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinbilimci, Ruhbilimci
- Keşikçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi
- Tuşe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Dokunmak
- Hukukçu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzeci
- İçtenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samimiyet
- Fiyakasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cakasız
- Sebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnme, Direşim, Dura, Direşme
- Ret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirme, Kabul Etmeme, Uygun Bulmama, Geri Çevirme
- Aptallık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avarelik, Sefillik, Serserilik
- Bark kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınılan Yer, Mesken, Ev, Yapı, Otel, Park, Bahçe
- Müptelalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptila
- Yaraşıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yakışıklı
- Örtülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Müphem, Saklı
- İzolasyonizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalnızcılık
- Nispi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oransal, Göreceli, İzafi
- Bukanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
- Ara Bozuculuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fesat
- Beyit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev
- Sitadiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklıkölçer
- Yermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Pislemek, Sövmek, Tiksinmek, Zemmetmek
- Şerha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Parça, Yara
- Şerefli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurlu
- Aylı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gebe
- Susuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü