Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nispi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oransal, Göreceli, İzafi
- Yataklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerevet, Karyola
- Ağırbaşlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinlik, Dinginlik, Ciddilik, Temkin, Vakar
- Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irak, Yalnız, Tek, Tek Başına, Benzemeyen, Başka Türlü, Başka
- Nakit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para, Akçe, Akça, Likit
- Dört Dörtlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Mükemmel, Tam
- Meram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Gaye, İstek, Maksat, Erek, İstem
- Meydan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Ortalık, Saha
- Yaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahar, İlkbahar, Yaz Mevsimi
- Döl Eşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Son
- Halife kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar
- Dindirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorgulama
- Sevatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümmi
- İnkârcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayımcı
- Iskonto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İndirim, Tenzilat, Güzeşt
- Kerevet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Sedir
- Org kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erganun
- Çaktırmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizlice, Belli Etmeden, Sezdirmeden
- İzlev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlev
- Salman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Başına Buyruk
- Tiksindiren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
- Karasal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berri
- Yordam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviklik, Çalım, Meleke, Kılavuz, Yardımcı, Çabukluk, Yeti
- Tebdil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirmek
- Elmas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cevahir
- Müstacel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İvedi, Acele
- Tutaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutacak
- Daraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dar
- Provoke Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Fil Sümüğü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fil Dişi
- Meyus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karamsar, Üzgün
- Eza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzme, Sıkıntı Verme, Cefa, Baskı, Zulüm
- Mücevherat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs Eşyası, Cevahir
- Sakatlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Göz Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Gezdirmek
- Taramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süzmek
- Kaknem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Huysuz, Kuru, Sıska
- Umacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü
- Sancak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Toplu İğne
- Sofi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Gizemselci, Mutasavvıf
- Diyalekt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lehçe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü