Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cıdak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak
- Endokrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçsalgı
- Horlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Horuldamak
- Böhtan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat
- Yer Biçimleri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Aylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
- Parça Pürçük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az
- Yellenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Osurmak
- Derrace kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bisiklet
- Provoke Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Çıkışmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetmemek, Eksik Kalmak, Az Gelmek
- Özenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
- Badire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Güçlük, Zorluk, Tehlikeli Durum
- İnzibatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş
- Arasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- Alkamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değerlemek, Ululamak
- Tashih Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Pozitif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artı Yük, Artı, Olumlu, Tanıtlanmış, Tanıtlı
- Cep Faresi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici
- Üçkâğıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolap, Düzen, Hile
- Zerger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuyumcu
- Kılıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Memurluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emekçilik, Memuriyet
- İnce Yapılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narin, Nazik, Zayıf
- Gayrimüstakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağımlı
- Ahir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonraki, Sonuncu, En Sonra, Sonunda, Sonra
- Demokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halkçılık, El Erki, Demokratlık
- Uyanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Açık, Açıkgöz, Agâh, Ayık, Kurnaz, Tetik
- Öç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntikam
- Cennetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cennetmekân, Günahsız, İyi
- Lağlağıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaklaban
- Felaket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Bela, Afet, Kaza, Ateş
- Gâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Kâh, Kimi Zaman
- Değişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mübadele, Takas, Varyasyon
- Azat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hür, Serbest, Başıboş, Özgür, Serazat
- Kabarıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Asırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzyıllık
- Biteviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüze, Sürekli, Yeknesak, Boyuna, Aynı Biçimde
- Epeyce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epey
- Arz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer
- Gelenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anane, Adet, Töre
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü