Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Provoke Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- Buhurdan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tütsülük
- Meze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerez, Kuruyemiş, Alay, Eğlence
- Tıkaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıpa
- Yurtlandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Yerleştirme
- Ateş Balığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sardalya
- Çağrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davetiye
- Ahlat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Armudu, Dağ Armudu, Suyuklar
- İkircim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- Denek Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mihenk Taşı
- Mütekâsif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyulaşmış, Yoğunlaşmış
- Kıyam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, Başkaldırmak
- Kur Kurşuni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyu Kül Rengi
- İzobar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşbasınç Eğrisi
- Tıngıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tıngırdamak
- Sanıvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanmak
- Kuşatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abluka
- Haya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erbezi, Taşak
- Periton kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavram
- Değerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önem Vermek, İtibar Etmek
- Cıvıl Cıvıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kalabalık, Neşeli
- Alegori kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerine
- Tripleks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üç Katlı
- Paralel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enlem, Koşut, Muvazi
- Sahavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Açıklığı, Akılık, Selektik, Cömertlik
- Stoklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlamak
- Makrama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peçete
- Hürmetsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygısızlık
- Envestisman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatırım
- Ecnebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabancı, El, Ağyar
- Öğütçü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vaiz
- Yeşermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
- İstihzalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
- Maslahatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Danışman
- Razı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza Göstermek, Onamak, Uygun Bulmak, Yatmak
- Otorite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili, Yetke, Sulta, Erke
- Engelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakat
- Jurnalci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz, Muhbir, Fitleyici
- Kovmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Uzaklaştırmak, Atmak, Defetmek, Gözetmek, Kovalamak, Savmak, Sepetlemek, Süpürmek
- Ayak Oyunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hile
- Voleybol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçantop
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü