Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Canhıraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Üzücü, Yürek Paralayan, İç Acıtan, Kulak Tırmalayan, Tüyler Ürpertici
- Farenjit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yutak Yangısı
- Üst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevk, Arka, Beden, Giyecek, Giysi, Öte, Vücut, Yan, Yüzey, Mafevk, Artan
- Halk Ozanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âşık
- Çöküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Enkaz, Göçük, Kriz, Teressübat, Depresyon
- İptal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Derya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz
- Başkaldırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsyan, Ayaklanma, Kalkışma, Başkaldırma, Karşı Gelme, Kozgalan
- Otosansür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim
- Töre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Gelenek, Ahlak
- Teselsül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Silsile, Sıra
- Tarassut Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetlemek, Gözlemek, Müşahede Etmek
- Muhavere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
- Öd Kesesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safra Kesesi
- Kadın Paltarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Entari
- Üçayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sacayağı
- Saf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Katışıksız, Bön, Budala, Arı, Aydınlık, Dizi, Doğal, Grup, Halis, Has, Koşun, Masum, Öz, Sıra, Som, Tabii, Katıksız
- Çiğde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hünnap
- Hitap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seslenmek
- İlah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı, Kuday
- Battal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşe Yaramaz, Kullanılmaz, Alışılandan Büyük
- Elbise kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kıyafet, Esvap, Libas, Urba, Giyecek, Giyim, Paltar
- Neve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torun
- Satılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Gitmek
- Arif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Bilge, Sezgili, Bilikli, Anlayışlı
- Mukavemet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Direniş, Dayanak, Dayanma
- Tokatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Namus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk, İffeti Akmanlık, Yüz Akı, Onur
- Mendil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suluk, Yağlık
- Çözülüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
- Yuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuf, Yuh
- Sefahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Uçarılık
- Bürokrasi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resmiyetçilik, Kırtasiyecilik
- Tatbiki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamalı
- Saba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esinti
- Siyah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara
- Mamulat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürünler, Mamul
- Dua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarış, Fatiha, Yalvarma
- Temizlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtmak, Almak, Çalmak, Kazımak, Öldürmek, Tüketmek, Yok Etmek
- Dahiyane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahiye Yakışır Biçimde, Dahice
- Yoğun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesif, Sıkışık, Kalabalık, Dolu, Ağır, Çok, Derin, İri, Kaba, Kalın, Koyu, Sıkı, Şişman, Tombul
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü